DUYURULAR

Enflasyon Düşerken Firma Yönetimi

 

Ülkemizde son 5 yıllık dönemde firmalar defalarca yaşanan krizler ve sıkıntılarla sınanmıştır. Önce Covit ile başlayan kapanmalarla mücadele etmek zorunda kalmışlardır. Bu dönemde devlet destekleri ile ayakta kalmaya çalışmışlar ancak düşük olan özkaynakları daha da aşınmaya uğramıştır. Bu dönemden çıkmaya başlandığında düşük kur ve düşük faiz uygulamasında ısrar edilmesi hem ekonomiye olan güveni zayıflatmış hem de  yurt dışından borçlanma imkanlarını azaltmıştır. Yaşanan deprem felaketini de bunların üzerine yaşayan ülkemizde devletin bütçe yapısı tamamen bozulmuş ve yüksek enflasyonla yaşama dönemi ile tekrar başlamıştır. 2022 yılında deprem yaralarının sarılması amacıyla yapılan yatırımlar ve kamu harcamalarındaki yüksek tutarın etkisiyle kar marjları ve buna bağlı olarak karlılıklarda artmıştır.

 

Seçim ve enflasyon kaynaklı ücretlere yapılan zamlar neticesinde firmaların ücret maliyetleri ciddi oranda artmıştır. Ücretlerdeki bu artışlara rağmen enflasyonun da etkisi ile çalışan (işçi) kesimin de ciddi bir memnuniyetsizlik oluşmuştur. Bu memnuniyetsizlik firmalarda ciddi işçi değişimlerini de beraberinde getirmiştir.

 

Şirket açısından ise 2023 yılından geçerli olmak üzere uygulanmaya başlayan enflasyon muhasebesinin 2023 yılı için vergisel bir etkisi olmasa da, 2024 ve sonrasında enflasyon muhasebesinin firmalar açısından ciddi vergi riskinin olması firmalar açısından kazanmadığı bir gelirin vergi maliyeti ile karşı karşıya kalmasına neden olacaktır. Bu da firmaların finansmana olan ihtiyacını daha artırması demektir.

 

2023 yılı ikinci yarısında başlayan mücadele ve kamu harcamaların disipline edilmesini amaçlayan önlemler neticesinde 2024 yılının ikinci döneminde düşmeye başlayacağı öngörülmektedir. 2022 ve 2023’te enflasyonun fiyatlardaki aşırı artışa sebep olması neticesinde karlılıklarının arttığı ancak tüketicilerin alım gücünün düşmesine bağlı talep daralmasının etkisinin hissedildiği bir süreci yaşamaya başlamışlardır. İlk etapta İnşaat taahhüt sektöründe fiyatların aşırı artması sebebiyle konut sektöründe yaşanan talep daralmasına kredi kaynaklarına ulaşılamaması sorunu da eklenince özellikle nakit akışında ciddi sorunlar yaşamaya başlamışlar, konkordatolar arka arkaya gelmeye başlamıştır. Bu sadece konkordatolar da değil karşılıksız çek ve protestolu senetlerde artışında da görülmektedir. Seçim ve enflasyon kaynaklı ücretlere yapılan zamlar neticesinde firmaların ücret maliyetleri ciddi oranda artmıştır. İnşaat sektöründe maliyet artışları incelendiğinde; işçilik maliyetlerinin diğer maliyetlerin üzerinde arttığı görülmektedir.

 

Yukarıda belirttiğim hususlar hepimizin yaşadığı ve bildiği hususlar. Ancak 2024 yılı ikinci yarısından itibaren; enflasyonun düşmeye başlaması (dezenflasyon) ile birlikte özkaynak yapısı zayıf olan şirketlerin gelecek dönemde nasıl bir stratejik yönetim anlayışına sahip olmaları gerektiği önem arz edecektir. Karlılıkların azalacağı, maliyet yönetiminin, kalitenin, değişimin, süreç yönetiminin tekrar gözden geçirileceği bir döneme gireceğiz. 

 

Dezenflasyon dönemlerinde şirketlerin sıkıntı ve zorluk yaşama sebeplerinin azaldığı gibi bir kanı olmakla birlikte bu düşünce yanlıştır. Enflasyonun düştüğü ortamlarda; yönetim hataları, fiyat değişikliklerine uyum, vadelerdeki değişimin getirdiği nakit akışlarının dengelenmesi, maliyetlerin kontrolü, karlılıktaki azalışlardan dolayı süreçlerin iyileştirilmesi, iş hacminin arttırılması, yatırım kararlarının değerlendirilmesi gibi birçok konuya dikkat edilmesi gerekmektedir.

Dezenflasyon döneminde önem arz edecek hususlar;


1)    Enflasyona göre fiyatlama yerine hedef fiyatlama ve dinamik fiyatlama yöntemlerinin kullanılması,
2)    Sabit sermaye yatırımlarının arttırılması,
3)    Maliyet kontrollerinin daha sık yapılıyor olması,
4)    Örgüt yapısının, süreçlerin tekrar gözden geçirilmesi,
5)    Uzmanlık alanlarına yoğunlaşmak,
6)    Alacak yönetiminin önem kazanması,
7)    İşletme sermayesi yönetimi ve nakit akış yönetiminin önem kazanması,


Fiyat istikrarının sağlanması ile birlikte önem arz edecek hususlar;

1)    Kar marjlarındaki düşüşe paralel olarak üretim artışına gidilmesi,
2)    Karlılığın azalmasına paralel olarak verimliliğin ön plana çıkması,
3)    Müşteri ihtiyaçlarının takibi ve ürün gamının sürekli iyileştirilmesi,
4)    Sabit yatırımlarının firma yapısına uygun olarak arttırılması,
5)    Fiyatlama stratejilerin sürekli yenilenmesi,
6)    İşgücü talebinin artması,
7)    İstikrarın sağlanmasına bağlı olarak yabancı yatırımların artması, yabancı ortaklıkların çoğalması,
8)    Projeksiyon nakit akımları ve projeksiyon gelir tabloları önem kazanacak ve bu sayede planlamalar takip edilecektir, (Bütçeleme-performans yönetimi, analiz ve değerlendirme)
9)    Tüketicilerin taleplerine hızlı şekilde cevap verebilen, esnek üretim yapabilen firmalar ön plana çıkacaktır,
10)    Hammadde, yarı mamül, ticari mal tedarik zincirleri genişletilmeli, stok kontrolünde etkinlik sağlanmalıdır,
11)    Tahvil ihracı, uzun vadeli kredilerin temini gibi yollarla satış vadelerinde oluşacak uzamanın finansmanının sağlanması,
12)    Halka açılarak kaynak sağlanması,
13)    Riskin azaltılmasında türev araçlardan faydalanma,
14)    Tahvil ihracı ve kredi kullanımlarında kredi derecelendirmenin öneminin artması sebebiyle güçlü mali yapının oluşturulmasında uzman kişi/firmalardan danışmanlık alınması,
15)    Borsaya açılan firma sayısı artacak ve sermaye piyasasına olan talebi artıracaktır,
16)    Bazı firmaların verimliliği sağlamak adına küçülme, birleşme yollarını seçmesi söz konusu olacaktır.
17)    Dış finansmanla fırsat maliyeti elde etmek önem kazanacaktır, dolayısıyla kredilere olan talep artacaktır,
18)    Sürdürülebilirlik çalışmaları önem kazanacak, özellikle ucuz dış finansman sağlamada farkındalık yaratacaktır,
19)    Kısa dönemde yüksek kar elde etme düşüncesinden işletme faaliyetlerini uzun süreli kılarak sermaye kazancını artırabilme stratejisi benimsenecektir,

 

 

Firmaların enflasyonun düştüğü bu dönemde belirtilen hususları dikkate alarak ekonomiye katkılarının artması ana temennimizidr. Çünkü her sıkıntıya düşen veya kapanan firma ekonomi, istihdam, tecrübe, ticari faaliyette bulunduğu diğer firmalar ve sektör açısından önemli bir kayıptır. Ayrıca belirtilen hususlarla birlikte verimliliğin artması kalkınmanın öncüsü olacaktır.  

 

2024 yılının tüm firmalar için iyi bir yıl olması dileğiyle.



PRATİK BİLGİLER

» Amortisman Sınırı
» Vergiden Müstesna Yemek Bedeli
» Emlak Vergisi Oranları
» Fatura Düzenleme Sınırı
» Kıdem Tazminatı Tavanı
» Usulsüzlük Cezalarına Ait Cetvel

FAYDALI LİNKLER

TCMB DÖVİZ KURLARI

HAVA DURUMU

SİTE SAYACI


Ziyaretçi Sayımız: 111638